‘Bronz Çağı’na tarihlenen mezardaki kalıntılar, 40 ila 60 yaşları arasında ölmüş bir erkeğe ait olduğunu gösteriyor. Araştırmacılar, cesedin alt kısmının üstüne büyük bir taş blok bırakıldığını tespit etti. Bu durum, muhtemelen ölünün dirilmesini önlemek için yapılmış bir önlem olarak değerlendiriliyor.
Proje Yöneticisi Susanne Friederich, “Taş Devri’nde bile insanların hortlaklardan korktuğunu biliyoruz. O dönemde ölülerin mezarlarından çıkmaya çalıştığına inanılıyordu” diyor. Arkeologlar, bu gömü alanını Beaker veya çan biçimli çömlek kültürüyle ilişkilendiriyor.
Avrupa’da M.Ö. 2.800 civarında ortaya çıkan Beaker halkı, mezarlara çömlek gibi eşyalar bırakmasıyla tanınıyor. Bazı antik mezar alanlarında, cesetlerin kol ve bacaklarına taşlar bağlandığı, hatta ağızlarına taş konulduğu görülmüştü. Bu uygulamalar, ölülerin ruhlarını korumak ve kötülükleri önlemek amacıyla yapıldığı düşünülüyor.
2018’de İtalya’da bulunan 1500 yıllık bir mezarlıkta, 50’den fazla bebeğin ve çocuğun gömülü olduğu ortaya çıkmıştı. Bu mezarlıkta, sıtma salgınında hayatını kaybeden çocuklara ait cesetlerin ağızlarına taşlar yerleştirildiği belirlenmişti. Antropolog Dr. David Soren, bu uygulamaların, antik toplulukların gizemli güçlere karşı duydukları korku ve koruma içgüdüsünden kaynaklandığını açıklamıştı.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.